Kadın Kendi İsteğiyle Boşanmada Nafaka Alır mı?

Kadın Kendi İsteğiyle Boşanmada Nafaka Alır mı? Kadınların boşanma sürecinde karşılaştığı en önemli konulardan biri nafaka hakkıdır. Boşanmanın sebebi ne olursa olsun, kadınların da bu süreçte nafaka alma hakkı bulunur. Ancak kadının kendi isteğiyle boşanması durumunda nafaka alıp alamayacağı konusu birçok kişi tarafından merak edilmektedir.

Kadın kendi isteğiyle boşandığında, nafaka alabilmesi için bazı durumların mevcut olması gerekmektedir. Öncelikle kadının haklı bir sebeple boşanmış olması ve boşanmanın kendisi için bir zarar yaratması gerekir. Ayrıca kadının çalışma imkanları, gelir durumu ve ihtiyaçları da göz önünde bulundurulur.

Bunun yanı sıra, kadın kendi isteğiyle boşandığında, nafaka alabilmek için belirli bir süre beklemesi gerekebilir. Bu süreç, kadının boşandığı eşine karşı bir talepte bulunmaması veya yeni bir ilişkiye başlamaması şartıyla geçerli olabilir.
Boşanma sürecinde nelere dikkat etmek gerekir? konulu yazımıza öncelikle göz gezdirebilirsiniz.

Kadın Kendi İsteğiyle Boşanmada Nafaka Alır mı?
Kadın Kendi İsteğiyle Boşanmada Nafaka Alır mı?
Nafaka için şartlar:
– Haklı bir sebeple boşanmış olmak
– Boşanmanın kendisi için bir zarar yaratması
– Çalışma imkanları, gelir durumu ve ihtiyaçları göz önünde bulundurulur
– Belirli bir süre beklemesi gerekebilir

Özetle, kadın kendi isteğiyle boşandığında da nafaka alabilme hakkı vardır ancak bunun için belli şartların mevcut olması gerekmektedir. Boşanma sürecinde nafaka talep etmek isteyen kadınlar, bir nafaka avukatı yardımıyla haklarını koruyabilir ve hak ettikleri nafakayı almak için mücadele edebilirler.

Kadın Kendi İsteğiyle Boşanmada Nafaka Alış Süreci Nasıldır?

Kadın kendisi isteğiyle boşanma kararını aldığında, bu süreçte nafaka talep etme hakkına sahiptir. Ancak nafaka alma süreci, mahkeme kararı ile belirlenir ve bazı şartlara bağlıdır.

Öncelikle, kadının boşanma sürecinde gelir durumu, çalışma kapasitesi ve diğer maddi durumları incelenir. Eğer kadın kendi gelirini sağlayacak durumdaysa, nafaka talebi reddedilebilir veya nafaka miktarı azaltılabilir.

Nafaka Alabilmenin Şartları:
Boşanmada kusur oranı incelenir ve bunun sonucuna göre nafaka belirlenirKadının yaşam standartları ve ihtiyaçları göz önünde bulundurulurBoşanma kararının alınmasından sonra geçen süreler incelenir

Boşanma kararına göre belirlenen nafaka miktarı, kadın tarafından talep edilir ve mahkeme kararı ile belirlenir. Bu nafaka miktarı belirli aralıklarla tekrar gözden geçirilebilir ve değiştirilebilir.

Ancak nafaka alımı, her zaman sürekli bir durum olmayabilir. Örneğin, kadın yeni bir ilişkiye başlar veya çalışmaya başlarsa, nafaka miktarı azaltılabilir veya tamamen sonlandırılabilir.

Yargıtay kararlarına göre, nafaka talebinin reddedilmesi veya miktarının azaltılması için haklı gerekçeler bulunması gerekiyor. Bu nedenle, nafaka süreci her zaman detaylı bir inceleme ve karar süreci ile belirlenir.

Boşanma Sürecinde Nafaka Talep Etme Hakkı

Boşanma sürecinde nafaka talep etme hakkı, Türk Medeni Kanunu’nun verdiği haklardan biridir. Bu hak, eşlerden birinin ekonomik olarak dezavantajlı durumda kalmasını önlemek için verilmiştir. Nafaka talep etme hakkı sadece kadınlara değil, erkeklere de verilmiştir. Ancak çoğunlukla kadınların talep ettiği bir hak olduğu için genellikle kadınların boşanma sürecinde nafaka alması söz konusu olmaktadır.

Nafaka alabilmenin şartları arasında, eşler arasında evlilik birliği sona erdikten sonra bir tarafın diğer tarafa karşı maddi yönden bakımdan ihtiyacı olması önemli bir faktördür. Nafaka miktarı için ise mahkeme, tarafların gelir durumlarını, iş durumlarını, mal varlıklarını ve diğer faktörleri dikkate alarak karar vermektedir.

Nafaka Alabilmenin Şartları
• Evlilik birliği sona erdikten sonra maddi yönden bakımdan ihtiyacı olan taraf
• Mahkemenin verdiği kararla ödeyecek durumda olan eş
• Nafaka miktarı, tarafların gelir durumları, mal varlıkları ve iş durumlarına göre belirlenir

Boşanma sürecinde nafaka talep etme hakkı sadece boşanma davası sırasında değil, boşanma sonucunda da talep edilebilmektedir. Ancak, nafaka hakkı sadece belirli bir süre için verilmektedir. Bu süre, tarafların durumuna ve mahkemenin verdiği karara göre değişebilmektedir.

Eğer nafaka alan taraf yeni bir birlikteliğe başlarsa veya maddi durumu düzelirse, nafaka ödenmesi sonlandırılabilir. Bu durumda, nafakayı ödeyemeyen taraf, mahkemeye başvurarak (ve elinde gerekçe olarak kanıt bulundurarak) nafakanın kaldırılmasını talep edebilir.

Boşanma sürecinde nafaka talep etme hakkı, evlilik birliği sona erdikten sonra maddi yönden dezavantajlı kalan tarafın haklarını koruyan önemli bir haktır. Bu hak, eksik olanın tamamlayan tarafından karşılanarak, hakkaniyetli bir şekilde uygulanmalıdır.

Kadınların Boşanma Sürecinde Nafaka Alabilme Hakkı

Kadınların boşanma sürecinde nafaka alabilme hakkı, Türkiye’de boşanma davalarında oldukça önemli bir konudur. Boşanma sürecinde, çiftler arasında mal paylaşımı, velayet gibi pek çok konuda anlaşmazlık yaşanabilmektedir. Bu noktada hakimler, hukuki şartlara uygun olarak nafaka kararını vermektedir.

Boşanma sürecinde nafaka talep etmek için bazı şartlar bulunmaktadır. Bunlar arasında öncelikle ekonomik durumun incelenmesi yer almaktadır. Eşlerden birinin diğer eşe maddi destek sağlaması için yeterli geliri olması gerekmektedir. Eğer iki tarafın da maddi durumu kötü ise, nafaka talebi reddedilebilir.

Nafaka ŞartlarıAçıklama
Ekonomik DurumEşlerden birinin diğerine maddi destek sağlamak için yeterli geliri olması gerekmektedir.
Boşanma SebebiBoşanma sebebi ciddi bir suç ise nafaka talebi reddedilebilir.
Tarafların Yaşam TarzıEşler arasındaki yaşam tarzı, nafaka miktarı için etkili faktörlerden biridir.

Nafaka miktarı, hakimin değerlendirmesi sonucu belirlenmektedir. Belirlenen nafaka miktarı, boşanma kararı sonrası düzenli olarak ödenmelidir. Bununla birlikte, nafaka sonlandırma talebinde de bulunulabilir. Eğer nafaka alan taraf, maddi durumunu düzeltirse veya yeniden evlenirse, nafaka sonlandırılabilir.

Yargıtay kararı sonrasında, kadınların kendi isteğiyle boşanmada da nafaka talep etme hakları bulunmaktadır. Kadınların ve çocukların korunması amacıyla nafaka hükümlerinin sıkı bir şekilde takip edildiği ülkemizde, nafaka talepleri haklı sebeplere dayanmalıdır. Boşanma sürecinde nafaka konusu hakkında bilgi sahibi olmak, adil bir karar alınması için oldukça önemlidir.

Nafaka Alabilmenin Şartları Nelerdir?

Nafaka, boşanma sonrası temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorluk çeken tarafın geçim sorunlarını çözmek için diğer tarafın ödediği bir tutardır. Nafaka alabilmenin belirli şartları vardır. Bunlar sırasıyla şöyledir:

  • Ekonomik İhtiyaç: Nafaka alabilmenin ilk şartı, kişinin ekonomik yönden destek gereksinimi içinde olmasıdır. Bu durum için belirli bir gelir alt sınırı yoktur.
  • Boşanma Sebebi: Nafaka alacak kişinin boşanmanın ortaya çıkardığı ekonomik zorlukların nedeni olması gerekir. Örneğin, çalışma hayatını terk eden bir eş boşanma sonrasında nafaka alabilir.
  • Diğer Taraftan Alabileceklerin Durumu: Nafaka alacak tarafın elde edebileceği gelirlerin tutarı, diğer taraftan alabileceği tutarlar (çocuk desteği, mal paylaşımı vb.) dikkate alınır.

Belirtilen şartların tamamı sağlandığında, mahkemeler nafaka taleplerini olumlu olarak değerlendirebilir. Nafaka miktarı, yukarıda belirtilen şartlar dikkate alınarak belirlenir ve belirli aralıklarla yeniden düzenlenir. Ancak, nafaka alacak kişi yeniden evlenir ya da benzeri bir şekilde gelirine eklenen başka bir durum ortaya çıkarsa nafaka alması sonlandırılabilir.

GereksinimlerŞartlar
Ekonomik İhtiyaçKişinin, temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorluk çekmesi
Boşanma SebebiKişinin boşanmanın nedeni ile ekonomik sıkıntıya düşmüş olması
Diğer Taraftan Alabileceklerin DurumuAlacak kişinin başka yollarla gelir sağlaması mümkün olmadığında

Boşanma Kararına Göre Nafaka Miktarı Nasıl Belirlenir?

Boşanma süreci oldukça zorlu bir süreçtir. Özellikle çiftlerin birbirleriyle anlaşamaması durumunda, boşanma davaları uzun sürüp yıpratıcı hale gelebilir. Bu süreçte birçok konu hakkında karar verilmeli ve çiftlerin hakları korunmalıdır. Bu haklar arasında nafaka talep etme hakkı da bulunur.

Nafaka, boşanmanın ardından daha zayıf durumda olan eşin, ekonomik olarak desteklenmesi amacıyla verilen bir tazminattır. Boşanma kararına göre nafaka miktarı belirlenir. Bu miktar, çiftlerin arasındaki gelir farklılıkları, yaşam standartları ve çocukların durumuna göre belirlenir.

Belirleyici Faktörler:Açıklama:
Çiftlerin Arasındaki Gelir FarklılıklarıBoşanma sonrası, daha zayıf durumda olan eşin, diğer eşin gelirine göre bir nafaka talep etme hakkı vardır. Bu miktar, diğer eşin yükümlülüklerinin yerine getirilmesi için yeterli olacak şekilde belirlenir.
Yaşam StandartlarıEşler arasındaki yaşam standartları boşanma sonrası farklılık gösterebilir. Daha önce daha yüksek bir yaşam standardına sahip olan eş, boşanma sonrası düşük bir yaşam standardına sahip olabilir. Bu durumda, nafaka miktarı belirlenirken yaşam standardı göz önünde bulundurulur.
Çocukların DurumuBoşanma sonrası yapılan velayet düzenlemelerinde çocukların durumu da nafaka miktarını belirleyen faktörler arasındadır. Eğer çocukların bakımı ve eğitimi gibi nedenlerden dolayı bir eşin ekonomik desteğe ihtiyacı varsa, nafaka miktarı artar.

Boşanma kararına göre belirlenen nafaka miktarı, belirli bir süre boyunca ödenir. Bu süre, mahkeme tarafından belirlenir ve her durum için farklılık gösterir. Nafaka ödeme süresi bittikten sonra, nafaka alınması sonlandırılabilir. Ancak burada da çocukların durumu ve diğer faktörler göz önünde bulundurulmalıdır.

Boşanma sürecinde nafaka almak için belirli şartların yerine getirilmesi gerekmektedir. Boşanma davası sonunda, hakim kararıyla nafaka verilebilir. Bu karar, çiftlerin uzlaşması ile de alınabilir. Ancak her iki durumda da, nafaka talebi için belirli kriterlerin yerine getirilmesi şarttır.

Sonuç olarak, boşanma sürecinde nafaka talep etme hakkı vardır ancak nafaka miktarının belirlenmesi çiftlerin arasındaki gelir farklılıkları, yaşam standartları ve çocukların durumlarına göre belirlenir. Nafaka ödeme süresi bittikten sonra, nafaka alınması sonlandırılabilir. Ancak bu karar, çocukların durumu ve diğer faktörler göz önünde bulundurularak verilmelidir.

Nafaka Alınması Sonlandırılabilir Mi?

Nafaka, boşanma kararı sonrasında haksızlığa uğramış olan eşin yaşam standardının korunması amacıyla ödenen bir maddi tazminattır. Ancak bazı durumlarda, nafakayı ödeyen tarafın maddi durumu değişebilir ya da diğer taraftan bir değişiklik talebi gelir. Peki, nafaka alınması sonlandırılabilir mi?

Nafaka Alınması Sonlandırılabilir Mi?

Elbette, nafaka alınması sonlandırılabilir. Ancak bu durumda bazı şartlar vardır. Örneğin nafaka alacaklısının maddi durumunun düzelmesi ya da nafaka ödeyicisinin maaşının düşmesi veya işsiz kalması gibi değişiklikler, nafaka miktarının yeniden belirlenmesi veya nafakanın sonlandırılması için yeterli olabilir.

Diğer bir durum ise nafaka alacaklısının evlenmesidir. Her ne kadar boşanmanın ardından, nafaka ödeyen tarafın evlenmesi halinde nafaka ödeme yükümlülüğü sona erse de, nafaka alan tarafın evlenmesi bu durumu değiştirmez. Yani, nafaka alan kadın evlendiğinde nafaka ödeme yükümlülüğü sona ermez ancak evlenmesi nedeniyle nafaka miktarı azaltılabilir veya tamamen sonlandırılabilir.

Nafakanın Sonlandırılması İçin Gereken Şartlar
Nafaka alacaklısının maddi durumunun düzelmesi
Nafaka ödeyicisinin maddi durumunun kötüleşmesi
Nafaka alan tarafın evlenmesi

Öte yandan, nafaka alacaklısının haklı bir sebep olmaksızın çalışmama ya da maddi gelir elde etmeme gibi bir tutumu varsa, nafaka ödeme yükümlülüğü sona erdirilebilir. Ancak bu durumda nafaka ödeyicisinin mahkeme kararıyla nafakayı sonlandırma talebinde bulunması gerekmektedir.

Genel olarak, nafaka alınması sonlandırılabilir ancak bu durumda bazı şartların yerine getirilmesi gerekmektedir. Bu şartlar değişiklik gösterse de, nafaka alacaklısının maddi durumunun düzelmesi ve nafaka alacaklısının evlenmesi gibi durumlar nafakanın sonlandırılması için yeterli şartlar olarak kabul edilmektedir.

Nafakayı Ödeyememe Durumunda Ne Yapılabilir?

Nafaka, boşanma kararına bağlı olarak bir tarafın diğer tarafa maddi destek sağlaması durumudur. Ancak bazı durumlarda nafaka ödemesi yapmak mümkün olmayabilir. Nafakayı ödeyememe durumuyla karşılaşan tarafın yapabilecekleri nelerdir?

Nafaka ödeme yükümlülüğünü yerine getiremeyen taraf, mahkeme kararı ile belirlenen nafaka tutarının düşürülmesi veya sonlandırılması talebinde bulunabilir. Bunun için, nafaka ödeme durumunu etkileyen bir değişiklik meydana gelmiş olması gerekmektedir. Örneğin, işsiz kalma veya maddi durumda kötüye gitme gibi durumlarda nafaka ödeme güçlüğü ortaya çıkabilir.

  • Nafaka tutarının azaltılması veya sonlandırılması için mahkemeye başvurularak gerekli belgeler sunulmalıdır.
  • Mahkeme daha sonra nafaka ödeme durumunu yeniden değerlendirecektir.
Nafaka Ödeme Durumunu Etkileyen Değişiklikler
İşsiz kalma
Yeni bir işe girmede zorlanma
Ciddi bir hastalığın ortaya çıkması
Borçların artması ve ödeme güçlüğü çekme
Daha az bir gelire sahip olma

Öte yandan, nafaka ödeme durumunu etkileyen değişikliklerin geçici bir süre için olması durumunda nafaka ödeme tutarı geçici olarak düşürülebilir. Bu durumda, değişikliğin kalıcı olup olmadığına bağlı olarak nafaka tutarı tekrar gözden geçirilir.

Genel olarak, nafaka ödeme yükümlülüğünün yerine getirilememesi durumunda mahkemeye başvurarak nafakanın azaltılması veya sonlandırılması talebinde bulunmak gerekmektedir. Ancak nafaka ödeme durumunda yaşanan değişikliklerin mahkeme tarafından kabul edilmesi ve nafakanın azaltılması veya sonlandırılması kararı alınması için belirli şartların yerine getirilmesi gerekmektedir.

Yargıtay Kararlarına Göre Nafaka Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Nafaka hukukunda son dönemlerde Yargıtay’ın kararları oldukça ilgi çekici oldu. Birçok kişi Nafaka alınabilmesi için hangi şartların gerektiğini, nafaka miktarının nasıl belirlendiğini ya da nafakanın sonlandırılabilmesi gibi konuları merak ediyor. Biz de bu yazımızda, Yargıtay kararlarına göre nafaka hakkında bilinmesi gerekenleri sizler için derledik.

Bir boşanma davasında eşlerden birinin nafaka talep etmesi için öncelikle hayat standardının birbirine yakın olmaması gerekmektedir. Ayrıca, nafaka talep etme hakkı; boşanma dışındaki ayrılıklarda, nafaka talep edenin fiil veya ihmaliyle ayrılıkta başka bir sebep olmamışsa, nafaka talep edilemez.

Nafaka miktarı belirlenirken ise eşlerin yaşam şartları, sosyal ve ekonomik durumları, gelir düzeyleri, gelecekteki beklentileri gibi birçok faktör göz önünde bulundurulur. Ayrıca; nafaka talep edenin işsiz olması, emekli olması ya da hastalığı gibi durumlar, nafaka miktarının artmasına sebep olabilir.

Nafaka Davası Örnek Yargıtay Kararı

YARGITAY KARARI
İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; kadının davasında verilen boşanma hükmünün kesinleştiğinden boşanma konusunda karar verilmesine yer olmadığına, erkeğin kusura yönelik istinaf talebinin kabulüne, tarafların sair istinaf itirazlarının esastan reddine dair hüküm kurulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı- karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı- karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı- davacı kadın vekili karşı dava ve cevap dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk aylık 500,00 TL tedbir ve aylık 600,00 TL iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 750,00 TL tedbir ve aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına, yasal faiziyle birlikte 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 28.02.2020 tarihli ve 2018/911 Esas, 2020/155 Karar sayılı kararıyla; kadının erkeğe yönelik sen şişkosun, bilseydim şişko olduğunu evlenmezdim, geri zekalı, sersem salak, takım elbiseye saklamışsın, altı yüz kilo, üstü yüz kilo, bilseydim göbeğinin bu kadar büyük olduğunu evlenmezdim şeklinde sözler söyleyerek erkeği rencide ettiği, eşini beğenmediğini söylediği, kadının kayın validesine yönelik olarak da terbiyesiz kadın geri zekalı tarzında sözler söylediği, önceki nişanlısını sevdiğinden bahsettiği, erkeğin maddî durumunun imkan vermemesine rağmen lüks semte taşınmak istediği, bunun için eşiyle tartıştığı, erkeğin ise bulunduğu ortamlarda kalabalık ortam içinde dahi yanında olan laptop veya telefondan filim indirdiği, izlediği, müzik dinlediği, bu şekilde eşine ve ailesine yeterince zaman ayıramadığı, eşinin hastalığında ve doğumunda eşiyle yeterince ilgilenmediği, hastaneye yeterince gelip gitmediği, kadının gizlice ses kaydına aldığı, bu kayıtları annesine gönderdiği, boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl davanın ve birleşen davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile ortak çocuk arasında kişisel ilişki tesisine, 19.03.2019 tarihli celsede ortak çocuk için hükmedilen aylık 200,00 TL tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 300,00 TL’ye yükseltilerek karar kesinleşinceye kadar devamına, bu nafakanın kararın kesinleşme tarihinden itibaren iştirak nafakası olarak devamına, kadın lehine aylık 350,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşıdavacı- karşı davalı erkek vekili kusur belirlemesi, velâyet, yoksulluk nafakası yönünden; davalı- karşı davacı kadın vekili erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafakaların miktarı, tazminat taleplerinin reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Bölge Adliye Mahkemesinin 09.11.2020 tarihli ve 2020/648 Esas, 2020/1322 Karar sayılı kararıyla; kadının psikolojik durumunun tespiti için İlk Derece Mahkemesince herhangi bir araştırma yapılmadığı, akıl sağlığı yönünden, vasi tayini gerekip gerekmediği ve taraf ehliyetinin bulunup bulunmadığı yönünde heyet rapor alınmadığı, ilgili deliller toplanmadan ve usulünce değerlendirme yapılmadan yargılama yapılarak karar verildiği gerekçesiyle her iki taraf vekilinin sair istinaf sebepleri incelenmeksizin eksikliklerin giderilmesi için İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 11.06.2021 tarihli ve 2020/598 Esas, 2021/357 Karar sayılı kararıyla; kadının erkeğe yönelik sen şişkosun, bilseydim şişko olduğunu evlenmezdim, geri zekalı, sersem salak, takım elbiseye saklamışsın, altı yüz kilo, üstü yüz kilo, bilseydim göbeğinin bu kadar büyük olduğunu evlenmezdim şeklinde sözler söyleyerek erkeği rencide ettiği, eşini beğenmediğini söylediği, kadının kayın validesine yönelik olarak da terbiyesiz kadın geri zekalı tarzında sözler söylediği, önceki nişanlısını sevdiğinden bahsettiği, erkeğin maddî durumunun imkan vermemesine rağmen lüks semte taşınmak istediği, bunun için eşiyle tartıştığı, erkeğin ise bulunduğu ortamlarda kalabalık ortam içinde dahi yanında olan laptop veya telefondan filim indirdiği, izlediği, müzik dinlediği, bu şekilde eşine ve ailesine yeterince zaman ayıramadığı, eşinin hastalığında ve doğumunda eşiyle yeterince ilgilenmediği, hastaneye yeterince gelip gitmediği, kadının gizlice ses kaydına aldığı, bu kayıtları annesine gönderdiği, boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl davanın ve birleşen davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile ortak çocuk arasında kişisel ilişki tesisine, 19.03.2019 tarihli celsede ortak çocuk için hükmedilen aylık 200,00 TL tedbir nafakasının iş bu karar tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 400,00 TL’ye yükseltilerek karar kesinleşinceye kadar devamına, bu nafakanın kararın kesinleşme tarihinden itibaren iştirak nafakası olarak devamına, kadın lehine 19.03.2019 tarihli celsede hükmedilen aylık 350,00 TL tedbir nafakasının iş bu karar tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 500,00 TL’ye yükseltilmesine ve kararın kesinleşme tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yoksulluk nafakası olarak devamına, kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı- karşı davalı erkek vekili kusur belirlemesi, velâyet, nafakalar yönünden; davalı- karşı davacı kadın vekili erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafakaların miktarı, tazminat taleplerinin reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 29.03.2022 tarihli ve 2021/1527 Esas, 2022/586 Karar sayılı kararıyla; taraflara verilen kusurların sabit olduğu ancak kadının, erkeğin babasına da incitici sözler söylediği sabit olduğu halde bu hususta kadına kusur verilmemesinin hatalı olduğu gerekçesiyle erkek vekilinin kusura yönelik istinaf talebinin kısmen kabulüne, erkek vekilinin kusur belirlemesi dışındaki istinaf taleplerinin, kadın vekilinin ise tüm istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

  1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı- karşı davacı kadın vekili erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafaka miktarı ve artış oranları ile reddedilen tazminat talebi yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
  2. Dairenin 12.09.2022 tarihli ve 2022/4924 Esas, 2022/6937 Karar sayılı kararıyla; Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesinin 09.11.2020 tarihinde verdiği ilk hükümde kadının davasında verilen boşanma hükmünün taraflarca istinaf edilmeden kesinleştiği hususu nazara alınarak bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kadının, asıl davanın kabulüne yönelik istinafının kabulü ile, İlk Derece Mahkemesinin 2018/911 Esas ve 2020/155 Karar sayılı kararı boşanma hükmü yönünden kesinleştiğinden boşanma talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, taraflara verilen kusurların sabit olduğu ancak kadının, erkeğin babasına da incitici sözler söylediği sabit olduğu halde bu hususta kadına kusur verilmemesinin hatalı olduğu gerekçesiyle erkek vekilinin kusura yönelik istinaf talebinin kısmen kabulüne, erkek vekilinin kusur belirlemesi dışındaki istinaf taleplerinin, kadın vekilinin ise tüm istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı- karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin ağır kusuru neticesinde evliliğin temelden sarsıldığını bu nedenle erkeğin boşanma davasının reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkilinin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddinin hatalı olduğunu, nafaka miktarlarının düşük olduğunu ileri sürerek erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafakaların miktarı, nafakalara artış uygulanmaması, tazminat taleplerinin reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

  1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasında görülen boşanma davasında kusur belirlemesinin, kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin, nafakaların miktarının dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

  1. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi

  1. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

  1. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı-karşı davacı kadın vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Nafaka Hakkında Soru Cevap

Kadın kendi isteğiyle boşanmada nafaka alır mı?

Evet, kadın kendi isteğiyle boşanmada da nafaka alabilir. Boşanma davası sırasında nafaka talebinde bulunarak, mahkeme bu talebi değerlendirerek karar verecektir.

Kadın kendi isteğiyle boşanmada nafaka alış süreci nasıldır?

Kadın kendi isteğiyle boşanmada nafaka alış süreci, diğer boşanma davalarından farklı değildir. Ancak, nafaka talebi kabul edilirse, nafaka miktarı ve süresi boşanma sebebine, tarafların gelir durumuna ve diğer faktörlere göre belirlenir.

Boşanma sürecinde nafaka talep etme hakkı nedir?

Boşanma sürecinde nafaka talep etme hakkı, karşılıklı anlaşmalı veya çekişmeli boşanma davalarında tarafların kullanabileceği bir hak olarak tanınmaktadır. Nafaka talep etme hakkı, boşanma sebebine, tarafların gelir durumuna ve diğer faktörlere göre değerlendirilir.

Kadınların boşanma sürecinde nafaka alabilme hakkı var mıdır?

Evet, kadınların boşanma sürecinde nafaka alabilme hakkı vardır. Boşanma davası devam ederken veya boşanma sonrasında taraflardan biri nafaka talep edebilir. Nafaka talebi, karşılıklı anlaşmalı veya çekişmeli boşanma davaları için geçerli olabilir.

Nafaka alabilmenin şartları nelerdir?

Nafaka alabilmenin şartları, tarafların gelir durumuna, ihtiyaçlarına, boşanma sebebine ve diğer faktörlere göre değişebilir. Ancak genel olarak, nafaka talebi, talep eden tarafın ihtiyacı olduğu durumlarda kabul edilir.

Boşanma kararına göre nafaka miktarı nasıl belirlenir?

Boşanma kararına göre nafaka miktarı, tarafların gelir durumuna, ihtiyaçlarına, boşanma sebebine, evlilik süresine ve diğer faktörlere göre belirlenir. Hâkim, nafaka talebini değerlendirerek, adil ve makul bir karar verir.

Yorum yapın

Randevu için lütfen bizimle iletişime geçiniz.

Sakarya Mah. Uluyol Cd, 1. Güven Sk. No:2 D:10, 16220 Osmangazi/Bursa

Hemen Arayın!